tarihinde yayınlandı

Sakız Nasıl Yapılır

Gün boyu nefesimizi tazelemek için çiğnediğimiz, bir birinden güzel yüzlerce faklı tadıyla ağzımızın tadını yerine getiren sakız sizce nasıl yapılıyor?

Sakızın tarihi antik yunanlara kadar dayanır. Günümüzdeki sakızın patenti Amerika da 1869 yılında bir dişçi tarafından alınmıştır. 1928 tarihinde ise başka bir Amerikalı, balonlu sakızı icat etmiştir.

Sakızın ilk bulunduğu zamanlar, hamuru ağaç reçinesinden yapılırdı, oysa ki günümüzde plastik ve kauçuktan yapılır. Sentetiktir. Sakız hamuru bir karıştırıcıya dökülüp renk ve aroma eklenir. Karışmaya başladığında glikoz şurubu (yani şeker) tat vermek için karışıma dökülür. Daha sonra karışıma toz halinde bir tatlandırıcı olan üzüm şekeri eklenir. Ortaya çıkan karışım 20 dakika civarında harmanlanır. Karıştırma işlemi ortaya her şeyi birbirine özdeştiren bir ısı oluşturur.


Karışım ekmek hamuru kıvamına geldiği vakit hazır hale gelir. El arabası ile ön püskürtücü denilen bir makineye aktarılır. Bu makine, oluşan karışımı dar bir uçtan sıkar. Bu büyük ve hacimli olan karışımı şeritler haline getirir ve bu haliyle püskürtücülere girebilir. Püskürtücüler, her balonu gerçek sakız ebatlarında sıkar. Daha sonra lokmalık parçalara ayrılır.

Bu püskürtme işlemi sakızı ısıtır. Eğer kesilip anında paketlenirse ambalajlarına yapışır. Bu yüzden soğutma bölümüne alınır ve 3 ila 7 derece aralığında 15-20 dakika bekletilir.
Balonlu sakız dışarıya çıkarıldığında kesim ve paketleme için uygun kıvama gelmiş, soğumuş olacaktır. Bir makine iki işlemi de saniyelerden kısa sürede gerçekleştirir. Bu makine dakikada 900 ila 1000 parça balonlu sakız işleyebilir.

tarihinde yayınlandı

Stresten kurtulmanın yolları

Birçok hastalığın bir numaralı nedeni strestir. Her ne kadar enteresanda olsa, kalp krizlerinden, sindirim sistemi rahatsızlıklarına kadar etki edebilir. Peki stresle nasıl başa çıkabilirsiniz?

 

 Öncelikle stresin nedenlerine bir göz atalım.
-Maddi imkansızlık
-Ayrılıkları, bitişleri kabullenememek
-Aile içi uyuşmazlıklar
-Bir konu hakkında başarısız olma düşüncesi
-Empati kuramamak
-Bazı şeylerden vazgeçememek
-Hayata negatif bakmak
-İhanete uğramak

Ve daha bunlara benzer birçok örnek verebiliriz…

Peki stresten neden kurtulamıyoruz? 

1-      Sorunun ne olduğunu bilmiyoruz.
2-      Ağlamak içimizi açar, rahatlatır zannediyoruz.
3-      Bir şeye sahip olunca kıymetini bilemiyoruz.
4-      Ben kimim sorusuna vereceğimiz bir cevabımız yok.
5-      Gerçekten stresten, baş ağrısından kurtulmak istemiyoruz.

Stresten Kurtulmanın Yolları

1-      Sizi nelerin mutsuz ettiğini bulmakla başlayabilirsiniz.
2-      Sizin stres yapmanıza sebep olan bütün nedenleri bir kağıda yazın.
3-      Daha sonra bazılarının yanına ‘’bunun üstesinden gelebilirim’’ ifadesiyle + koyun.
4-      + Koymadığınız maddelere bir göz atın, size engel olan ne?
5-      O engelleri bulun, yüzleşin ve üstesinden gelin.
6-      Zamanınızı iyi değerlendirin.
7-      Unutmayın, hiçbir şey sağlığınızdan önemli değildir.

Bu makaleyi yazmamdaki amaç, ülkemizdeki birçok insanın stres nedenli binlerce hastalığa yakalanmasıdır. Kendinizi sağlıklı, sapasağlam zannedebilirsiniz. Hiçbir ağrım yok diyebilirsiniz. Ama siz fark etmeden ufakta olsa bazı problemleri, sıkıntıları içinize atarsınız. Ve bu bir yerde toplanır toplanır ve sonunda büyük bir baş ağrısıyla yüzünü gösterir. Öncelikle basit bir baş ağrısı sanırsınız. Aslında öyle değildir. Daha yeni yeni yüzünü gösteren bir kanser hücresi dahi olabilir. Tamam ben bir doktor olmayabilirim. Bu konu üzerinde hazırlamış olduğum bir tezim de olmayabilir. Ama ben 2 senedir hastanelerde bilgi sahibi oldum. Ve birincil akrabalık bağım olan birisiyle, annemle olanlara şahit oldum. Her şeyden önemlisi, iyileşiceğinize inanmak. Birçok hastalığın en doğal ilacı budur aslında. Löseminin bile.

tarihinde yayınlandı

Sabiha Gökçen

İlk Askeri Kadın Pilotumuz
Sabiha Gökçen’nin Anısına…

Sabiha Gokcen

İstanbulda tatlı bir telaş var. Rıhtımda martı cıvıltıları, dalga sesleri ve vedalaşma. Tarih 10 Temmuz 1935… Adı yeni değişen Türk Hava Kurumu yetkilileri, Genel Başkanları Fuat Bulca’yı bekliyorlar. Rıhtıma bir araba geliyor ve içerisinden Genel Başkan ile birlikte Atatürk’ün kızı Sabiha Gökçen iniyor. Fotoğraf çektirmeler, gazetecilere verilen röpörtajlar ve vapurun sesi…

tarihinde yayınlandı

Ramazanda Reflüye Dikkat

Hepimizin bilmekte olduğu gibi, Ramazan ayına yaklaşmaktayız. Niyetli olanlar, iftarda veya sahurda ağır yemekler tüketip hemen ardından yatağa girerek sağlığınızı riske atmayın.

Acıbadem Kadıköy Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Orhan Tarçın’ın yaptığı açıklamaya göre:

İftar veya sahur vaktinde ağır yemekler yemek bünyeye aşırı derecede zararlı. İnsanlarımız açlık hislerini bastırmak için çok ve hızlı şekilde yemek yiyorlar. Buda sakıncalı bir hareket. Midemiz enzimleri ile besinleri belirli bir sürede eritip olması gerektiği hale getiriyor. Eğer besinleri hızlı şekilde tüketirsek, mide öz suyu tarafından tam olarak eritilemeyip mide hazmına sebep olabilir.

İftardan Sonra Ağır Spor Reflü Şikayetini Arttırıyor

Mide sorunu yaşayanların özellikle iftardan sonra ağır spor yapılması tavsiye edilmiyor. Bunun sebebi, dolu mide ile yapılan spor; artan karın içi basıncı yüzünden reflü şikayetlerinin artmasına sebep oluyor. Vücuttaki kan yemekten sonra sindirim organlarında toplanacağı yerde sistemik dolaşıma katılacağı için sindirim etkileniyor. Dolaşım sisteminde de yüklenmeler oluyor, bunun sonucunda dolaşım ve sindirim sistemimizde performans azalıyor. Hastaların, iftardan 1 saat sonra sadece yürüyüş yapmaları öngörülüyor. Bunun yanı sıra reflü hastaları iftar sofrasında dar pantolon ile oturmamalı ve sıkı kemer takmamalı. Aksi taktirde reflü şikayetleri artıyor.

 

Ramazanda Nasıl Sağlıklı Beslenilir?
– İftarınızı su veya çorba ile açın. Bunları bitirdikten sonra 15 dakika civarında bekleyin ve daha sonra diğer besinlere geçin.
– Çok miktarda tüketilen yemek reflüyü arttırıyor. Tüketmeniz gereken miktarı öğünlere bölerseniz daha sağlıklı olacaktır.
– Yemek yedikten sonra hemen yatmayın. Reflünüzün şiddetine göre 2 veya 3 saat bekleyin. Aksi taktirde ilaç etki etmez kanama, nefes darlığı gibi sorunlarla karşılaşabilirsiniz.
– Sahurda protein yönüyle zengin olan besinler reflüyü azaltıyor. Yağdan zengin olan besinler ise reflüyü arttırıyor.
– Gazlı içecekler reflüyü arttırdığı için daha çok el yapımı limonata, meyve suları tüketmeniz yararınıza olacaktır.

tarihinde yayınlandı

Sıcaklarda Serinlemenin Yolları

Birçoğumuz bu sıcaklardan bunalıp, kendini gölgelik alanlara, denizlere ve soğuk suya teslim etmek istiyor.

Peki bu yaz günlerinin getirmiş olduğu kavurucu sıcaklarda birazcıkta olsa serinlemek için neler yapabilirsiniz biliyor musunuz?

Bol Su Tüketin

Gün içerisinde yoğun sıcaklardan dolayı çok fazla miktarda su kaybediyoruz. Kaybedilen su miktarını geri kazanmamız gerekiyor. İnsan vücudunun diri kalabilmesi, hücrelerin beslenebilmesi için bol su tüketimi şart. Uzmanlar sağlıklı bir insanın günde 2,5 litre su içmesi gerektiğini söylüyor. Fakat bu oran kavurucu sıcaklarda 4 ila 4,5 litreye kadar çıkabiliyor.

Soğuk Değil, Ilık Su İçin

                Midenin ısısı 38 derecedir. Sıcaklarda içilen buzlu suyu ısıtabilmek için midenin ısısı yükselir ve bu bir süre sonra sizin terlemelerinizin artmasına sebep olur. En ideali ılık su tüketmektir. Ilık su ile serinleyemem diyenler, suyun sıcaklığını 14 derecede sabit bırakabilirler. Ama önerilen sıcaklık 24 ila 28 derecedir. Sıcak bölgede yaşayan insanlar bu ritme alışmıştır ve soğuk su tüketiminde kaçınırlar.

Ilık Su İle Duş Alın

                Kavurucu sıcaklardan bir hayli bunalınca kendinizi soğuk suya teslim etmeyin. Vücut ısısı soğuk suyu daha ideal dereceye getirebilmek için artacak, ve gereksiz enerji tüketimine, terlemelerinizin artmasına sebep olacaktır. Mümkün olduğunca ılık su ile duş almaya çalışın. Bu sayede bünyeniz suyun ideal seviyesine alışacak ve terlemeleriniz azalacaktır.

Üç Renk Meyve Yiyin

Sıcaklarda vücudunuzun kaybettiği su miktarını, meyve tüketerek dengeleyebilirsiniz. Ama meyvelerdeki şeker miktarına dikkat etmek gerekiyor. Sıcaklarda gereksiz şeker tüketimi bazı rahatsızlıklara sebep olabilir. O yüzden üç farklı renk meyve ile beslenin. Karpuz ve kavun öncelikli tavsiyelerimizdir.

 

                Klimalara Dikkat Edin

Serinleme konusunda akla gelen ilk serinletici muhtemel klimadır. Ama çok dikkatli olmak gerekiyor. Özellikle bu sıcaklarda çok iyi geliyor diye karşısında sızıp kalmayın. Bildiğiniz gibi, fazlası zarar. Boyun tutulmalarına, üşütmelere sebep olabilir. Dikkatli olun.

tarihinde yayınlandı

The Expendables 2 (Cehennem Melekleri 2)

The expendables (cehennem melekleri)Yenilikçi vizyonu ve faaliyetleriyle dikkat çeken Türk Hava Kurumu, bu kez de Hollywood Sineması‘nda kendinden söz ettirdi.

Yönetmenliğini Slyvester Stallone‘nin yaptığı ve Bruce Willis ve Arnold Schvarzenegger, Jason Statham, Jet Li, Terry Crews, Mickey Rourke, Dolph Lundgren, Chuck Norris ve Jean-Claude Van Damme gibi dünyaca ünlü ustalarını buluşturan The Expendables 2 (Cehennem Melekleri 2)‘nin çekimlerinde, Avrupa’nın en büyük yangın uçağı filosuna sahip THK’nın envanterinde görev alan CL-215 amfibik uçağı kullanıldı.

Senaryo gereği renk değiştiren CL-215, film çekimleri için Bulgaristan’ın başkenti Sofya’ya gönderildi. Bir hafta boyunca film çekimlerinde ünlü oyuncuların dublörlüğünü THK pilotları üstlendi. Cehennem Melekleri 2 filmi ne zaman gösterime çıkacak sorusuna yanıt olarak;  2012 yılının Ağustos ayında gösterime girecek olan The Expendables 2 filmi, şimdiden aksiyon severleri heyecanlandırıyor.

The expendables (cehennem melekleri)

2010 yılında vizyona giren ve aksiyon filmlerinin ustalarını bir araya getiren The Expendables (Cehennem Melekleri) filminde; Kiralık bir savaş timi olan The Expandables grup, aldıkları yeni görevde Güney Amerika’da bir ülkeye sızarak,bu ülkenin acımasız diktatörünü devirmek için savaşmıştı. Fakat kahramanlarımız, göreve başlar başlamaz her şeyin göründüğü gibi olmadığını anlamış ve kendilerini tehlikeli bir ihanet ağının içerisinde bulmuşlardı. Görevlerinin engellenmesi ve masum bir insanın hayatının tehlikeye atılmasından başka bir çok engele karşı mücadele veren The Expandables grubu, serinin ikinci filminde de aksiyon, suç, gerilim ve macera dolu sahnelere imza atmış gibi görünüyor.

tarihinde yayınlandı

İzmir’deki Tatil Cenneti Yassıcaada

İzmir’deki Tatil Cenneti “Yassıca Ada

izmir yassicaada

İzmir’de bulunan Yassıcaada, İzmir’in tatil cenneti seçildi. Uygun fiyatı, temiz ve güzel bir denizi ile tatilcileri baştan çıkartan bir fırsat bu yaza ses getirdi.

Sıcak havalardan bunaldınız mı? Sıradan, temiz olmayan sahillere tonlarca para vermekten bıktınız mı? İşte bu fırsat tam size göre. Gidiş-dönüş sadece 12TL olan vapur seferiyle düzenlenen bu tatil imkanı, güzel bir gün geçirmenize olanak sağlıyor.

izmir yassicaada

Masmavi denizi ve tertemiz kumsalı ile İzmir’in Urla ilçesindeki Yassıcaada tam aradığınız yer. Uygun fiyatı sebebiyle, ve sağlanılan güzel olanakları sayesinde bir İzmirli olarak sadece bu sezon 3 kere denizin keyfini çıkarttım. Anlayacağınız tavsiye ediyorum, eğer İzmir’e yolunuz düşerse mutlaka 1 gününüzü bu tatile ayırın derim.

Sadece deniz ve kumdan oluşmuyor tabii ki, dubası ve kaydırakları da mevcut. Çok eğlenebileceğiniz bir sistem kurulmuş Yassıcaadaya.

YassıcaadaYassıcaadaYassıcaada

Yassıcaada’ya yolcu taşıyan vapur tahminen 500-600 yolcu alıyor. Haftanın 6 günü sefer düzenleniyor. Vapurlar salı, çarşamba, perşembe ve cuma günleri önce saat 08.45’te Karşıyaka İskelesi’nden, daha sonra ise saat 09.15’da Konak İskelesi’nden hareket ediyor. Cumartesi ve pazar günleri ise talebe göre sefer yapılıyor. Vapurların adadan dönüş saati ise 18:30. Ayrıca tatilcilerin güvenliği göz ardı edilmemekte, 1 doktor ve 1 hemşireden oluşan sağlık ekibinin yanı sıra 1 cankurtaranda adada görevlendirilmiştir. Acil durumlarda kullanılmak üzere 4,5-5 metrelik bir sürat teknesi de tatilcilere tahsis edildi. Güzel bir tatil yapmak istiyorsanız, tercihlerinizin arasına Yassıcaada’yı da ekleyin derim.

izmir yassicaada

 

Yazar: Raim Özden

tarihinde yayınlandı

Kukla Yönetim ve Adanademirspor

Kukla Yönetim ve Adanademirspor

Geçmiş yazılarımda bahsettiğim gibi Adanademirspor takımı Play Off müsabakaları sonucunda Bank Asya Ligine yükselen son takım olmuştu.  Takım  Bank  Asya Ligine yükseldikten sonra yönetim kurulu olağanüstü  kongre  kararı almış, başkanlık seçimine gitmişti. Eski başkan Mehmet Gökoğlu ve  Selahattin  Aydoğdu aday olmuştu. Selahattin  Aydoğdu bilindiği üzere  şubat ayı içerisinde aday olmak istemiş ve mevcut yönetimin  ‘ biz devam ederiz.’ kararı ile Selahattin Aydoğdu başkanlıktan çekilmişti.

Adanademirspor gerçekleri

Selahattin Aydoğdu tekrar aday oldu ve temlik koymadan 10 milyon lira ödeyeceğini flaş transferlerle şampiyonluğa oynayacak takım kuracağını söylemişti.  Mehmet Gökoğlu  ve yandaşlarının 146 tane tüzüğe aykırı üye bulmasıyla kongre gerginleşmiş ve ertelenmişti. Bu süreç içerisinde Selahattin Aydoğdu küstürülmüş ve adaylıktan çekilmişti. Bu olayın ardından  Mehmet Gökoğlu da adaylık çekildiğini açıklamış.

Perde arkasında Önder Serin’i başkan göstermişti.  Önder Serin başkan olduktan sonra yaptığı açıklamada  politika  yaparak kimse aday olmadığı için başkan oldum demişti.  Başkan olduktan  sonra  8 yıl aradan sonra takımı şampiyon yapan Ercan Albay ile yollarını ayırmış ve şampiyonluk primi olarak verilecek 100.000 liranın 4 ay taksitle ödenmesini ayarlamıştı.  Şampiyonluk primi olarak Ş.Urfaspor,   Kemal Kılıç’a 750.000 lira ödeneceği  kulislerde konuşulan rakam olmuştu.Bu  kadar fedakarlık yapmasına rağmen  Ercan Albay ile yollarını ayırmış ve  Güvenç Kurtar ile anlaşma sağlanmıştı. Güvenç Kurtar öncesinde Ünal Karaman ve Yılmaz Vural ile görüşülmüş anlaşma sağlanamamıştı.

Biz buna anlaşma yerine  bu iki insanın transfer piyasasında komisyoncu olmaması dersek daha doğru olur. Güvenç Kurtar 3 yıl takım çalıştırmamış  ve yorumculuk yapmıştı. Göreve geldikten sonra çok garipsenecek transferlerde bulunmuş, aldığı futbolcular eski talebesi olup bunlardan komisyon alması muhtemel olmuştur.  Adanademirspor’un ONURLU  taraftar topluluğu Şimşekler Grubu  tepkilerine gerek sosyal medyada gerekse yürüyüşlerde dile getirmişler ama değişen bir şey olmamıştır.Yönetim kurulunun  düzenlediği toplantıda yürüyüşe katılan binlerce taraftarı  küçümsemiş sadece 650 kişi yürüdü demişti. Buradan sormak istiyorum kendilerini destekleyen menfaatçi zihniyetler  kaç kişi!

Mevcut yönetim bu yazılara ve  sosyal medyada yapılan bütün platformlara rağmen göreve devam ediyor.  Çünkü amaçları ucuz transfer yaparak TFF’den gelen şampiyonluk primini bitirmek;  lig başladığı zamanda 3-4 mağlubiyet sonrasında Adanademirspor’u enkaz yığını olarak bırakmaktır. Zihniyetleri Demirspor küçük olsun, bizim olsun zihniyetidir…

tarihinde yayınlandı

Past’s shopping centers: Bedestens

(Türkçe İçin Tıklayın…)

Today’ s popular shopping centers had been originally built the Ottoman Empire several centuries ago in the form of bedestens that survived up to our time and that are still in high use.

Bedesten are long, rectangular shaped buildings, hosting dozens of shops inside for offering a single-center, comfortable shopping for customers.

Located on the historic Silk Road, Gaziantep was always a center of dynamic trade and business, and bedestens certainly had and still has a significant place in the city’s economic life. Zincirli Bedesten, Hüseyin Pasha Bedesten and, next to it, the Kemikli Bedesten are must-see historic buildings for everyone who happen to visit Gaziantep. In the past, prayers and supplications were made in the morning before a bedesten is opened to shopping.

bedestenler

Here is one of the supplication made: “o our Lord! Make our day bright and our bazaar frequented by customers and our income abundant. Save us from tainting our income with the deeds You forbade, from selling goods fraudulently, from being lazy, from deceiving others, from being deceived by them, from tricks, income tainted with interests, from conforming to Satan and our carnal selves, from the evil deeds of enemies, from breaching the rights of other people, from tyrannizing and from being tyrannized. Do not make us need the help of despicable people. Do not make us face troubles in making our subsistence. Do not make us go astray in the face of your abundant benefactions. And do not make us feel embittered with reduced bliss. Heal the diseased people among us and give remedies to the troubled among us and help the indebted among us repay their debts. Protect us from accidents and disasters. O our Lord, make us contented and generous people who give thanks to Your bounties and who forbear when needed. Amen”

Zincirli Bedesten, built in the 18th century with the sponsorship of Hüseyin Pasha, is known to the public as the Black Step Bedesten It houses 80 shops and has five portals. The four-line inscription on the southern portal was authored by Kusiri. Kemikli (Boned) Bedesten was built in 1865 under the sponsorship of Mufti Hacı Osman Efendi.

The public tended to call it Kemikli (boned) because several bones were discovered in the excavated area during its construction. Its proper name is Mecidiye Bedesten. it houses 72 shops.

tarihinde yayınlandı

Geçmişin AVM’leri: Bedestenler

(Click here for English…)

Geçmişin AVM’leri: Bedestenler

Günümüzün modern AVM’lerini Osmanlı Devleti’nin yüzyıllar önce inşa ettiğini günümüze kadar gelen ve hala yoğun ilgi gören bedestenlerden anlıyoruz.

Halkın alışveriş ihtiyacını karşıladığı, üstü kapalı içinde onlarca mağazanın bulunduğu, ince uzun, çarşılardır bedestenler. İpek yolu üzerinde uğrak ve işlek bir hayata sahip olan Gaziantep’te işlevini yerine getiren bedestenler hala ilgi odağıdır.

Zincirli Bedesten, Hüseyin Paşa Bedesteni ile yan yana ve birbirine bitişik olarak yapılan Kemikli Bedestenler Gaziantep’e yolu düşenlerin mutlaka adım atması gereken mekanlardandır.

bedestenler

Bedestenler eskiden her gün dua ile açılır ve ticarete başlanırmış. Açılışta “Ey Rabbimiz, günümüzü aydın, pazarımızı hareketli, kazancımızı bereketli kıl. Kazancımıza haram katmadan, hileli mal satmadan, tembel tembel yatmaktan, aldatmaktan, aldanmaktan,hırstan, hileden, faiz kazançtan, şeytana ve nefsimize uymaktan, düşman şerrinden, kul hakkından, insanları ezmekten ve ezilmekten bizi koru. Namerde muhtaç eyleme. Geçim sıkıntısı çektirme, çok verip azdırma, az verip bezdirme. Hastalarımıza şifa, dertlilerimize deva, borçlularımıza ihsan eyle Allah’ım. Kaza ve belalardan bizleri koru. Ya Rabbi bizleri nimetine şükreden, gerektiği zaman sabreden, kanaatli, gönlü zengin kullarından eyle Allah’ım. Amin.” diye dua edilirmiş.

18. yüzyılda Hüseyin Paşa tarafından yaptırılan Zincirli Bedesten, halk arasında Kara Basamak Bedesteni adıyla anılır. İçinde 80 dükkan bulunan bedestenin beş kapısı vardır.

Güney kapısındaki dört mısralık kitabenin yazarı Kusiri‘ dir. Kemikli Bedesten 1865 ‘te Müftü Hacı Osman Efendi tarafından yaptırılmıştır. Temel kazılan sırasında kemik bulunduğu için adına halk tarafından Kemikli Bedesten denmiş ise de asıl adı Mecidiye Bedesteni’dir. İçerisinde 72 dükkan bulunur.